Independent köşe yazarı Robert Fisk “Erdoğan’ın Putin’le buluşması geleceğin Suriye için getireceklerini gösterecek’ başlıklı yazısında ziyareti “Sultan ile Çar’ın buluşması’ diye nitelendirdi.Alaycı bir dil kullanılan yazıda “NATO ve AB sadık müttefikleri Erdoğan’a Esed rejiminin yıkılması veya Avrupa’ya sığınmacı akınının kesilmesi konusunda güvenebileceklerine inanıyorlarsa, ikinci kez düşünebilirler.’ ifadeleri kullanıldı.Türkiye’nin ABD jetlerinin İncirlik üssünü kullanmasına izin vermeyebileceğini de ima eden Fisk’in, bu üsten “eski Ermeni malı’ diye söz etmesi dikkati çekti.Türkiye’yi darbe girişimi konusunda uyaran ülkelerin de Rusya ve İran olduğunu iddia eden Fisk, Suriye’deki Rus teknisyenlerin askeri iletişim dinlemelerinde farkına vardıkları darbeyle ilgili olarak Putin’in kişisel bir mesaj yollamak suretiyle Erdoğan’ı uyardığını savundu.
Senelerdir Robert Fisk’i Müslümanların dostu sanıp baş tacı edenler, kitaplarını anında Türkçe’ye çevirip basanlar, sanki ayet dökülecekmiş gibi ağzının içine bakanlar son dönemde şaşkınlıklar yaşıyor. Fisk tam tersine döndü zannediyorlar. Oysa o bütün etki ajanlarında olduğu gibi en kritik zamanda fabrika ayarına döndü. Bölme, fitne çıkarma gibi her İngiliz’in İslam dünyasına karşı vatandaşlık görevi olan işlevini yerine getiriyor. ‘İngiliz’in Müslüman olanına bile güvenmeyin çünkü yalan söylüyordur, yok eğer samimi ise kendisi şereflenmiştir, siz ona güvenmemekle bir şey kaybetmezsiniz’ duruşunu düstur edinmedikçe bu ve benzeri adamlar aramıza sızarak daha çok istihbarat toplarlar, bizi yanlış yönlendirirler, etkilerler, nüfuz ajanlığı yaparlar.
Hayatını İngiltere çıkarları için Müslüman sempatizanı görünüp ABD düşmanlığı yaymak olan bu benzeri adamların tuzaklarına artık düşmeyelim.
