Gezici kardeşin yerine ‘Osmanlıcı’ kardeş geçer mi?

Mustafa Koç’un zamansız ölümüyle birlikte Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanlığı koltuğu da boşaldı. Mustafa Koç’tan boşalan bu koltuğun şimdi 2 adayı var. Birini Türk kamuoyu, özellikle de Fenerbahçeliler yakından tanıyor. Bu isim Ali Koç. 1967 doğumlu olan Ali Koç, (tam ismi Ali Yıldırım Koç) Rahmi Koç’un en küçük oğlu. Ali Koç, Koç ailesi içinde kamuoyunda ismi en çok anılan kişi. Ancak bir de ailenin medya ve kamuoyundan uzak olan bir ismi var. O isim de Ömer Koç…
KOÇ YÖNETİM KURULU BAŞKANI KİM OLACAK?
54 yaşında olan Ömer Koç, yaş itibariyle Koç imparatorluğunun başına en yakın isim olarak görülüyor. Zaten şu anda hali hazırdaki görevi de Koç Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekilliği. Türk Eğitim Vakfı Başkanı da olan Ömer Koç, müstakbel yönetim kurulu başkanı olarak görülüyor.
KOÇ AİLESİNİN ESRARENGİZ İSMİ ÖMER KOÇ KİMDİR?
Ömer Koç 1962 doğumlu. Sıralamada Mustafa Koç’tan sonra geliyor. Tam ismi Ömer Mehmet Koç.Türk medyasından ve kamuoyundan uzak durmayı seçen Ömer Koç, Londra’da yaşıyor.Özel uçak ve helikopter dışında araç kullanmaktan hoşlanmayan Ömer Koç, medyaya özel hayatıyla da yansımıyor.
MÜKEMMEL DERECEDE OSMANLI TÜRKÇESİ BİLİYOR
Ömer Koç’u diğer kardeşlerindenn ayıran yönü sanata olan merakı.Osmanlı dönemine düşkün olan Ömer Koç, bu uğurda yıllarca Osmanlı Türkçesi dersi almış ve Osmanlı Türkçesine son derece hakim.
OSMANLI KOLEKSİYONU DİLLERE DESTAN
Yılın büyük kısmını Londra’daki evinde geçiren Ömer Koç, sanata düşkünlüğü ve müthiş Osmanlı koleksiyonu ile biliniyor. Dünyanın en önemli koleksiyonerleri arasında gösterilen Ömer Koç’un bu tutkusu çocukluğuna dayanıyor. Koç’un en önemli koleksiyonu ise Osmanlı dönemi üzerine. Fotoğraflar, tablolar, imzalar ve haritalar da toplayan Ömer Koç, bu eserlerini koyacak yer bulamayınca Salacak’ta ofis olarak kullandığı yalısını sadece kişisel orijinal kitap koleksiyonuna ayırmıştı. Dünyanın en büyük İznik tabak ve obje koleksiyonuna da sahip olan Ömer Koç, bu konuda çok bilgi sahibi.
LONDRA’DAKİ EVİ SERVET DEĞERİNDE ESERLERLE DOLU
Ömer Koç’un Londra’daki evi servet değerinde ve paha biçilemez koleksiyonlara ev sahipliği yapıyor. Koç, bu özel koleksiyonları korumak için evine özel bir şifreleme sistemi kurdurmuş.Her odasına parmak iziyle girilen Ömer Koç evinde, ‘güvenlik’ konusunda oldukça hassas.
Doğrusu Osmanlı eserlerine düşkün birisinin Londra’da bu eserleri niye sakladığını merak ettik. Parmak izi ile girilen odalarsa öteden beri hep merakımızı çekmiştir. Kimbilir ne tarihler saklıdır o odalarda. Keşke o koleksiyonları Türkiye’ye getirse de Türk insanı ve araştırmacıları da da faydalanma şansı edinse. Kendisi sadece Osmanlı değil mesela Roma dönemine de çok düşkün. Bu amaçla kurulan Geyre vakfının başkanı aynı zamanda.

http://www.geyrevakfi.org/
Herneyse zenginin malı züğürdün çenesini yorarmış kabilinden, biz konumuza dönelim ve biraz Koç ailesine bakalım. Burada Tayfun Er’in çok değerli bir kaynak kitap olan ve Duvar yayınları tarafından basılan ‘Erguvaniler, Türkiye’de İktidar Doğanlar’ kitabına (1.baskı Nisan 2007) başvuracağız.

Bu sayfaları niye buraya aldık diye bir soru takılabilir kafanıza. Şunu anlatmak için; Ömrünüz biter ama siz yine bu ilişkilerin içinden çıkamazsınız. Onun için ilişkileri çözmeyi Tayfun Er gibi uzmanlara bırakalım ve biz bu zatların memlekette neler yaptıklarına bakalım.
Rahmetli Mustafa Koç’un gezi olaylarına verdiği destek herkesin malumu idi.

Gezi Parkı eylemlerine katılanlar için ‘bunlar mı ülkeye zarar verecek’ açıklaması yapan Mustafa Koç esnafa verilen zararı, yakılan kamu araçlarını ve bankaları ile tahribata uğrayan basın araçlarını görmemezlikten geldi.
‘GÖSTERİ HAKKI DOĞAL OLMALI’
Yaşanan gelişmelerle ilgili olarak Mustafa Koç’un, Hürriyet’e yaptığı ilk yorumları şöyle: ‘İleri demokrasilerdeki gösteri hakkı nasıl mevcutsa Türkiye’de dünyanın parçası olacaksa ki ona oynadığımızı biliyorum. Şiddet kullanılmadığı müddetçe, gösteri hakkının doğal olması lazım.’
Mustafa Koç, ‘Sizce Taksim’de yaşanan olaylarda 300 aracın yakılması şiddetiçermeyen olaylar mıydı?’ sorusuna ise şu yanıtı verdi:
‘BUNLAR MI ÜLKEYE ZARAR VERECEK?’
‘Oraya gelen insanları gördünüz mü? Sizin benim gibi insanlar. Ellerinde molotof kokteyli olanlardan bahsetmiyorum. Ama hepsinin aynı kefeye konmasını kabul etmiyorum. Kusura bakmayın. 70 yaşındaki teyze de gördüm, 18 yaşında çocuk da. Bunlar mı ülkeye zarar verecek. Bundan vazife çıkartan insanlar tabii ki olmuştur.’
Kısaca burada timsah gözyaşları dökecek değiliz. Gezi kalkışması başarılı olsaydı bu ülkenin başına gelecekler herkesin malumu idi. Dolayısıyla Allah taksiratını affetsin diyoruz. Bizim ilgimizi birşey çekti. İsrail’in Türkiye yerleşik medyasının gazetelerinden bir tanesi bugün ilginç bir habere imza atarak tepki çekti.

Acaba İsrail gazetesinin tepkisi bu haber üzerine miydi? Malum devlet bir süredir Türkiye’de yerleşik bazı büyük iş çevrelerini/aileleri küresel çizgiden uzaklaşarak milli çizgiye gelmeye davet ediyordu.

Hatta bu konuda bazı ısınma çalışmaları olabilecek işaretler alınıyordu sanki ve bu konuyu iki kere analiz etmiştik. (tamamı için haberlerin üzerine tıklayınız)

Ölüm Allah’ın emri ve her canlı ölümü tadacaktır. Mesele nasıl yaşadığın.

Perşembe günü hayatını kaybeden Mustafa Koç’un cenazesi Pazar günü toprağa verilecekmiş. Tekrar Allah taksiratını affetsin diyoruz. Gecenin bu ilerleyen saatinde aşağıdaki haber için ayrı bir analiz yapamayacağız. Onu da buraya eklemiş olalım…

İlgili analizlerimiz: