Ne İşimiz Var Orada’ Diyenlere Öneri: Dağ II Filmi

screenshot_9

Son yıllarda en çok duyduğumuz şey “Türkiye’nin Ortadoğu bataklığında ne işi var?” sorusuydu. “Orası Peşaver” diyorlardı.

Suriye’de, Irak’ta ne oluyor diye merak edip, burnunu biraz kaldıranlara, edilmedik laf kalmadı bu memlekette.

Türkiye’nin Irak’ta ne işi olduğunu merak edenler “Dağ II” filmine gitsinler.

Ne aradığımızı, bizi oraya çağıran şeyin ne olduğunu, Amerikan filmleriyle yarışan kalitesiyle, Dağ II filmi bize anlatıyor.

Hem de muhalif bir Türk gazeteci üzerinden.

Dağ II, bir Alper Çağlar filmi. Senaryo kendine ait. Çok iyi yazmış, yönetmiş. Diyaloglar müthiş. Kişilerin kendi iç dünyasında yaşadığı çelişkiler, dramlar, karar anları çok iyi verilmiş. Çekimler mükemmel. Kurgu-montaj ve müzik seçimi insanı o atmosferin içine çekip alıyor.

Film Ezidilerin dramını konu edinen bir Türk gazeteci Ceyda’nın (Ahu Türkpençe) DAEŞ’in elinden kurtarılmasını anlatıyor.

Gazeteci Ceyda Türkiye’nin politikalarına karşı çıkan, Türk Silahlı Kuvvetlerini eleştiren muhalif bir gazeteci. Görevi Onu kurtarmak olan 7 kişilik TİM, Türkiye’nin en iyi savaşçıları.

TİM Ceyda’yı kurtardıktan sonra hızla Türkiye’ye dönmeye çalışıyor. Ancak DAEŞ’in yakmaya kalkıştığı bir Ezidi kadın ve kızını, Ceyda’nın ısrarı ile kurtarıyor.

Ezidi kadın Nabat (Açelya Özcan) ile geldikleri Türkmen köyünde sadece çocuklar, yaşlılar, kadınlar ve ayağından vurulmuş bir genç var.

TİM’i almak üzere bir helikopter gönderiyorlar; DAEŞ’in köye doğru geldiği haberiyle birlikte.

TİM Komutanı Kurmay Yarbay Veysel Gökmusa (Murat Serezli) görev gereği dönmekten yana.

Gazeteci Ceyda “hayır” diyor “bu insanları ölüme bırakıp gidemezsin. Cesaret görev değil bu insanlara sahip çıkmaktır.”

Ortaya öyle bir tablo çıkıyor ki, operasyon için yetiştirilmiş Türk TİM’i verilen emri yerine getirecek ve kurtardığı muhalif gazeteci ile Türkiye’ye dönecek. Muhalif Türk gazeteci Komutana “hayır” diyor “bu insanları ölüme terk edip gidemezsiniz. Asıl görev bu mazlum insanlara sahip çıkmaktır.”

TİM Komutanı Yarbay Veysel gelen helikopterle çocukları ve gazeteci Ceyda’yı gönderiyor, böylece görev yerine getiriliyor; TİM kalıp köyü baskından kurtarıyor, mazlumlara sahip çıkıyor.

Film gerçek bir hikaye üzerine oturuyor ve TSK’nın desteği ile çekilebiliyor.

“Ne işimiz var orada” diyenlere inat film Ezidi’sinden Türkmen’ine, Arap’ından Kürt’üne bölgede yaşayan insanların Türkiye’ye bakışını gösteren sahnelerle dolu.

Film, Türk askerlerine ayran ikram eden Türkmen kadınlarını da ihmal etmemiş. O “tarihsel sembol” filmi tamamlamış.

Filmi izlediğim salonda önümde, arkamda oturan kadınlar ağlıyorlardı. Hemen yanımdaki genç kızla, 80’ini aşmış adam epeyce duygulanmış izlediler filmi.

Türkiye’nin, Suriye-Irak hattında oluşturulmak istenen terör koridoruna müdahaleye hazırlandığı bir sırada bu film, herkese iyi gelecek.

Filmde figüran olarak rol alan asker Yunus Emre Uçar, çekimlerden sonra katıldığı bir operasyonda şehit oldu. Allah’tan rahmet diliyorum.

Filmde kullanılan silahların tümünün yerli üretim olması ayrı bir mesaj olsa gerek.

Filmi izledikten sonra ABD Genelkurmay Başkanı Joseph Dunford’un neden Türkiye’ye geldiğini insan daha iyi anlıyor.

Türkiye’nin sahada olduğunu en iyi bilen onlar. Önlemeye çalışıyorlar.

Lakin geç kaldılar.

Millet ruhuyla, şuuruyla, hülyası ile çoktandır oralarda.

İçimizdeki İrlandalılara, “ne işimiz var orada” diyenlere en iyi cevap olmuş Dağ II filmi.

Teşekkürler… emeği geçen herkese…

http://www.haber10.com