Karizmayı Türkiye’de çizdirince alemin şebeği oldular…

ÖNCE TÜRKİYE

SONRA ÇİN

G20 Zirvesi için Çin’in Hangzhou kentine giden ABD Başkanı Barack Obama’nın Çinli yetkililer tarafından karşılanış biçimi tartışma yarattı. Barack Obama ise gazetecilerden, G20 zirvesi için gittiği Çin’de havaalanında yaşanan gerginliği ‘büyütmemelerini’ istedi.
Sputnik’in New York Times gazetesinden aktardığı haberine göre, Obama’nın Air Force One uçağına yürüyen merdiven yanaştırılmadı. Bu yüzden ABD Başkanı, uçağın arka kapısından inmek zorunda kaldı. Obama bu kapıyı Afganistan gibi ülkelere yaptığı yüksek güvenlik gerektiren ziyaretlerde kullanıyor.
Karşılama töreni sırasında gazeteciler de engellendi. Basın mensupları uçağın kanadı altında Obama’nın gelişini yansıtan görüntüleri almaya çalışırken, Çinli güvenlik güçleri tarafından parlak mavi bir şerit gerildi.
New York Times muhabiri Mark Lander, ‘6 yıldır Beyaz Saray’dan bildiriyorum. Gazetecilerin Sayın Obama’nın inişinin izlenmesini engelleyen yabancı bir ev sahibi görmedim’ dedi.
Bir Beyaz Saray personeli Çinli bir yetkiliye protokolün olması gerektiği gibi uygulanmadığını söyleyince ‘Burası bizim ülkemiz’ cevabını aldığı da haberde yer aldı.
‘HESAPLANMIŞ BİR KÜÇÜMSEME’Meksika’nın eski Çin Büyükelçisi Jorge Guajardo, Obama’nın karşılanmasın ‘hesaplanmış bir küçümseme’ olduğuna inandığını söyledi. Guajardo, ‘Böyle şeyler yanlışlıkla olmaz. 6 yıl Çin’le ilgilendim. Böyle ziyaretler yaptım. Xi Kinping’i Meksika’ya götürdüm. Çin’de Meksika devlet başkanlarını ağırladım. Böyle şeylerin nasıl yapıldığını iyi biliyorum. En küçük bir detay bile yazılır. Bu bir hata değil’ dedi.
BU BİZİM İÇİN ÖZEL DEĞİLSİNİZ DEMENİN BİR YOLU’
Bu karşılamanın bir tür küçümseme olduğunu anlatan Guajardo, ‘Bu bizim için özel değilsiniz demenin bir yolu. Yeni Çin kibrinin bir parçası. Çin milliyetçiliğini teşvik etmenin bir yolu. Çinliler için işe yarayan bir şey’ dedi.
İşte bu işler böyledir. Darbeyi başaramayıp karizmayı çizdirince olanlar oldu. Türkiye kariyerlerin noktalandığı yerdir. Sonra arkadan böyle bakakalmak var işte…